2023 © bahadirgezer.blog Bahadır Gezer Tüm Hakları Saklıdır.
SAYFA 3: Ukrayna işgali hareketinin bir yılını doldurmasına 1 ay kaldı. Rusya’nın kabullenmek istemediği bir gerçek var. Kabak gibi ortada olan bir gerçek: Rusya ilerleyememektedir. Rusya Doğu Ukrayna’da birkaç ilin kontrolünü ele geçirmenin ötesine geçememiştir. Bu ise Rusya’nın savaşı kaybettiğinin delilidir.
Konuya şöyle bakalım: Allah muhafaza Türkiye Suriye’nin kalbi Şam’daki rejime savaş ilan ederde Silahlı Kuvvetler tez mekanize olup fetih harekatı yapılırken aradan 3 ay geçtikten sonra biz halen Kuzey Suriye’de çatışıp duruyorsak bu Allah korusun savaşın kaybedildiğinin haberidir.
Rusya bunu kabul etmiyor ve zorluyor halen.
Şu söylemde ısrarcıyım: Ukrayna işgali ile ilgili tüm Dünya’da bir imza kampanyası başlatılsa ve 5 milyon, 10 milyon, 50 milyon, 100 milyon tüzel kişi bu konuda imzasını koysa Rus “Beni bağlamaz” der ise bu top yekûn insanlığa sövmek gibi bir durumdur.
Rusya zannediyor ki aradan zaman geçtikçe NATO’nun olası direkt müdahalesi ihtimali ortadan kalkmaktadır. Tamamen yanlış! Vakit geçtikçe NATO’nun, AB’nin üzerindeki baskı artmaktadır. Kimse halen Ukrayna işgalinin Moskova’nın düşmesiyle sonuçlanmayacağının garantisini veremez.
Rusya ve NATO arasında tampon bölge=Ukrayna. Çünkü NATO ve Rusya sınırdaş olamıyor.
Ortada bir tampon bölge oluşturulacak diye Ukrayna yakılıp yıkılıyor. Binlerce can yanıyor. Binlerce hayat sönüyor.
Amerika’da koridorlarda nasıl planlar okeyleniyor?
Ukrayna’daki savaşı ABD çözmezse bu savaşın prodüksiyonu, başlatımı, dizaynı ABD’ye mal edilecektir.
Rusya’nın işgal süresince bazı ülkeleri taciz ettiği ve ancak bu haberlerin basında yer almadığı söyleniyor. Örneğin Moldova ve Polonya hava sahasına Rus jetlerin girdiği yönünde raporlar mevcut. Bunu sanki “Sırada siz varsınız.” iması ile yapıyor.
Türkiye bu süreçte “tam tarafsız” olarak arabuluculuğa bile soyundu. Yahu Türkiye taraftır! Kırım Türk’tür! Bu gerçek karpuz gibi ortadayken halen neyin tarafsızlığı bu?
ABD Dış İşleri Bakanı, Rus Başkanı Putin’e Kırım’ı işgalin ve bir ilhak oldu bittisinin kabul edilemeyeceğini söylediğinde Putin şu hikayeyi anlatıyor: “Kırım aslında 150 yıl boyunca Rus hakimiyetinde olmuştur. Daha sonra aklı eksik bir Rus Çarı özerklik verilen Ukrayna’ya Kırım’ı hediye eder. Daha sonra SSCB dağılıp da Ukrayna tam bağımsız bir ülke olunca Kırım Ukrayna’da kalmıştır. İşte haksızlık budur. Rusya hakkı olanı almalıdır.” ABD Dış İşleri Bakanı “Hmm. Mantıklı aslında.” diyor! Yahu Kırım 150 yıl Rus hakimiyetinde kaldı ise 450 yıl Türk hakimiyetinde kaldı. İş Osmanlı ecdadına methiyeler dökmeye gelince mangalda kül bırakmayanlar Türk Osmanlı’nın mirasını korumayı bile beceremeyen goygoyculardan ibarettir aslında. Bunlar ki Gazi Süleyman Şah’ın kabrini alıp başka yere taşımayı marifet diye yutturan samimiyetsiz yalancılardır.
Amerikan bir arkadaş dedi ki; “Gideceğim Kırım’a. Bir Türk Camisi’ne bomba atacağım. Ruslar saldırdı haberi yayılacak. Türkiye konuya tepki vermek zorunda kalacak. Rusya ile Türkiye arasında gerginlik hat safhaya çıkacak. İngiltere, Almanya gibi NATO üyelerinden ‘Türkiye’nin yanındayız.’ biçiminde açıklamalar gelecek. Türkiye ile Rusya kapışacak! Türkiye Kırım’ı alacak. Doğu Karadeniz kıyılarını Gürcistan’a kadar tamamen kontrol altına alacak. Rusya’nın Karadeniz ile bağını kesecek. Burada bağımsız Tataristan Cumhuriyeti kurulacak.”
Susturmasam konuşmaya devam edecekti. “İyi de…” dedim. “Bombayı sen atarsan Türkiye senin üzerine yürür.”
Hatırlarsak savaşın başında Ukrayna’nın kendi pilotlarının kullanabileceği eski Sovyet jetlerine ihtiyaç doğdu. Yani Ukrayna’ya F16 vermek bir işe yaramıyordu çünkü Ukraynalı pilotlar Sovyet stili uçaklar ile uçmaya alışkındılar. Bu noktada kimse Ukraynalı pilotların ABD’de ya da Almanya’da ya da Türkiye’de 6 ay sürecek bir hızlandırılmış eğitim ile F serisi uçakları rahatlıkla uçurabilecek uzman pilotlar haline getirilmeleri için öneride bulunmadı. Çünkü 6 ay sonra ne olacağını kimse kestiremiyordu. Ancak görüldüğü üzere savaş neredeyse yılını doldurmak üzere. Yani vakit var. Halen bu uygulama gerçekleştirilebilir. Eğer bu 6 ay önce yapılsaydı şu an Ukrayna’nın elinde en az 50 aktif F16 olacaktı.
Savaşın başlamasının üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen halen Rusya’da bombaların patlamıyor oluşu ise bir tür mucize. Bunun olması için Ukrayna’nın ekstra çaba sarf etmesi gerekir. Yani bu kadar uzun süre bir Ukraynalı’nın Ruslar’ın canını yakmaması için Ukrayna’nın çaba gösteriyor olması gerek. Başka türlü bu mümkün değil.
Bunun yanında kimileri artık duvar fikrini dillendiriyor. Yani Ukrayna’nın bir sınır duvarı inşa etmesini savunanlar var. Bu esnada bazı doğu şehirlerini Rusya’ya bırakma eğilimli yaklaşımlar var.
Ukrayna teslimiyet düşüncesine ekseriyetiyle karşı duruyor.
Bazı hayalperestler Ukrayna özel harekat biriminin Türk Komando’nun Kenya’daki Yunan Büyükelçiliği operasyonuyla terörün başı Apo’yu paketleyip Türkiye’ye getirmesine benzer bir operasyonu Kremlin’e yapabileceğini düşünmektedir. Buna göre Putin ele geçirilecek ve uluslararası mahkemede yargılanacaktır. Putin’in Balkanlar’da kan akmasına sebep olan Miloseviç’ten bir farkı yok.
Peki ya savaşın maliyeti? Yani savaşın Ukrayna ve insanlığa maliyeti zaten belli. Ve ancak savaşın Rusya’ya maliyetinin ekonomik boyutu nedir? ABD’nin yürüttüğü Afganistan Savaşı 2 trilyon $ maliyet çıkarmıştır. 2. Irak Savaşı’nın maliyeti 3 trilyon $’dır. Yani üç bin tane milyar Dolar. Rusya’nın bir avantajı var: Okyanus aşmak zorunda değil. Peki Ukrayna’da yürüttüğü işgal hareketi Rusya’ya şimdiye dek ne kadar paraya mal oldu? Rusya bu devasa meblağları sırtlayabilecek bir yapıya sahip mi? Tüm bu olanlardan anlaşılıyor ki Ruslar’ın geleceği ipotek altına girmiştir. Fakirleşecekler yani. Yeni üniversiteler, hastaneler açacağı yerde, demiryolu ağını yenileyip yeni ve modern yaşam alanları dizayn edeceği yerde Rusya enerjisini savaşarak tüketmeyi tercih etti.
Rusya Kırım’ı bir referandum yoluyla Rusya’ya bağlama yolunu seçerse AB sınır bütünlüğünü koruyan bir Ukrayna’ya tam üyelik verileceğini duyurabilir. Bu oy verenlerin Ukrayna’nın bütünlüğü yanlısı olmasını sağlayabilir. Ve ancak böylesi bir oy verme işleminin ne kadar adil kalabileceği tartışmalıdır.
Eğer savaş liderler ölene kadar sürecek ise; Putin Zelenski’den oldukça yaşlıdır. İlk taklayı onun atması muhtemeldir.
Rusya savaşın süresini uzatarak Ukrayna’yı bir Rus içişi olarak lanse etmeye çabalıyor. Zamanla Rus Medyası “Ukraynalı teröristlerin hazırladığı mayın düzeneği yoldan geçmekte olan Rus Birliği’ni vurdu. Çok sayıda ölü ve yaralı olduğu yönünde gelen haberler var.” biçiminde yayın yapmaya başlayabilecektir.
Reuters’in hazırladığı rapora göre şu ana kadar ölen sayısı 42.295. Yaralı sayısı 54.132. Kayıp sayısı en az 15.000. Evinden olan insan sayısı 14 milyon. Yıkılan konut sayısı 140.000.
Böyle bir kıyıma hangi aklı başında insan tahammül edebilir?
Bazı konular gündeme getirilmiyor. Ben burada çok göz önünde olmadığım için mevzu edebiliyorum: Ukrayna’da yıkılmakta olan sayısız binanın enkazından insanları kurtarmak amacıyla pek çok profesyonel Türk arama-kurtarma ekibi Ukrayna’ya gitmiştir. Birçok ülke aynısını yaptı. Bu giden insanlar sadece insani vazifelerini yerine getirdikleri için hedef haline getirilmiyorlar. Türkiye’de yaşanan deprem faciasında uzman ekiplerin nerede olduğu ile ilgili feryat eden vatandaşa “Ukrayna’dalar şu anda.” demekten utanmaktadır devlet.
Savaşın Ukrayna’da yaptığı yıkımı Türkiye’de deprem yaptı. Allah cümlemize sabır versin.
Bugün 9 Şubat 2023 Perşembe 01:38 İstanbul Bahadır Gezer